HABBETÜ'L-KALB

HABBETÜ'L-KALB

25 Ağustos 2015 Salı

Cilasız Ayna.

Mesnevi’den...
Hazret-i Peygamber, Cenâb-ı Aliye buyurdu ki: Ey Ali! Sen Allah’ın arslanısın; pehlivan­sın ve cesursun.
Fakat arslanlığa güvenme de ümit ağacının gölgesine gel
Öyle bir akıl sahibini vesile edin ki, hiçbir nakilci yolundan çevirmeye muktedir olamasın.
Onun gölgesi arz üzerinde kaf dağı, ruhu da çok yüksekte uçan bir zümrüd-ü ankadır.
Kıyamete kadar onu anlatacak olsam, bek­leme, onları anlatmak bitmez.
Ama kısaca; insan-ı kâmil, insanlık perdesiyle örtülmüş bir güneştir. Artık anla! Doğruyu en iyi bilen Allah’tır.
Ey Ali! Allah yolunda nefsinle başbaşa taat yerine, Hakk’ın has kulu bir kâmili vesile edinmeyi tercih et.
Herkes, kendince bir ibadete meylederek, kendilerini azabdan kurtaracak bir vesile hazırladılar.
Ama sen kâmil bir zatın eteğine yapış ki, o içten pazarlıklı nefsinin düşmanlığından kurtulasın.
Bu yol, senin için bütün taatlerden daha iyidir. Bunu yaparsan, öndekileri bile geçmiş olursun.
Sen de ey Hak yolcusu! Üstadı bulunca ak­lını başına al da ona teslim ol. Musa Peygamber gibi Hızır’ın hükmü altında yürü.
Ey Hak yolcusu! Hızır’ın yaptığı işlere tereddütsüz sabret ki, sana “artık ayrılma zamanı geldi, git!” demesin.
Mürşid, gemiyi delse de sen ses çıkarma! Çocuğu öldürse de saçını-başını yolma.
Allah, onun elini kendi eli olarak adlandırdı da ‘Allah’ın eli onların elinin üzerindeydi” ayetini indirdi.
Allah’ın eli o çocuğu öldürür ve diriltir. Diriltmek ne demek; onu ölümsüz ruh ha­line getirir.
Her kim bu yolu -pek rastlanmasa da- kendi kendine geçmişse, bil ki o da yine pirlerin himmetiyle maksadına ermiştir.
Pîrin eli, gözden ıraklara yetişemeyecek kadar kısa değildir. Onun eli, Allah’ın tuttuğu kabza mesabesindedir.
Madem ki gözden ırak olanları bile nadiren de olsa maksadına ulaştırıyorlar; hiç şüphe yok, teslim olanlar onlardan çok daha fazla ikrama nail olurlar.
O kerim zatlar, gözden ıraklara yiyecek veriyorlarsa, misafirlerinin önüne nasıl nimetler koyarlar?
Onların huzurunda boyun büküp hizmet edenler nerede, kapı dışında durup içeri ile alakadar olmayanlar nerede?
Ey Hak yolcusu! Kendine bir pır edinince, gerek onun hizmetinde, gerek tavsiye edeceği amel ve ibadette tembellik edip çamur gibi uyuşukluk gösterme.

Eğer her amel ve hizmetin zorluğundan incinir de kin tutmaya kalkışırsan, cilasız ayna gibi kalırsın.
Hazret-i Mevlana

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder